Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı
1 Mart 2012 Perşembe
Anne Beş Dakika Daha..
Sabah erken kalkabilmek için kurduğum telefonumun saati çaldı.Beş dakika daha uyuyabilmek için erteledim.Beş dakika geçti, saat yine çaldı.Daha erkendi hadi bir beş dakika daha...Yine çaldı.Beş dakika daha...Bitmedi bu beş dakikalar, saatler oldu.Kalktığımda çok geç kalmıştım.Kararsızdım, iş işten geçmiş miydi yoksa daha hiçbir şey bitmemiş miydi? Hergün yaşadığım bu olay, bu ufak iç karmaşası insanı etkilemez di tabi ki.Peki ya bu durum yaşamınızın her alanında olsaydı ? Mesela o beş dakika sağlığınızı etkilese.Ufak bir baş ağrısı(!) sandığınız şey, erteleyip doktora görünmekten üşendiğiniz şey, sizi ölümle baş başa bıraksa? Ya da daha farklı bir şey...Hep içinizde kalacak şeyler mesela.Seviyorsan git konuş denen kişiyle konuşmayı ertelemek...Bugün olmadı yarın hiç bilemedin ertesi gün konuşurum demek...Ertelemek çoğu zaman, hatta her zaman kaybettirmiştir insana.İş işten geçtikten sonra faaliyete geçmek, yumurta kapıya dayanınca kapının kilitleriyle uğraşmak olmaz.Elinde fırsat varken değerlendirememişsen eğer daha sonrası sana yaramaz.Ertelemek yaşamın hiçbir alanında insana fayda getirmemiştir.Zamanı geldiğinide her şeyi ortaya koymak gereklidir.İçinde saklamak yerine gideceği yere göndermek en iyisidir.İş işten geçer, insan üzülür.Ufak baş ağrısı, stres yüzünden oluşan tümöre dönüşür, kanser olur ve ölürsün.Görüyorsunuz işte çalar saati beş dakika ertelemek sizi ölüme götürebilir.Mecazi anlamda tabi...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Arkamda beliriyor Azrail..Gelme demek için açıyorum ağzımı..Yaklaşma die haykırmak istiyorum..çıkmıyor seesim soluğum..içimde koparıyorum çığlıklarımı..GİT diyorum usulca..daha wakit olmalı zaman artık durmalı..git diyorum YAKLAŞMA..fırtınalar kopuyor içimde..yüreğim çırpınırken ruhum kaçacak yer arıyor..çarpıyorum kendi kendime bedenimde..ayak parmaklarım uyuşuyo çekiliyo ruhum..biliyo kaçacak yeri kalmadığını ama direniyo..küçücük bedenimde saklanacak yer arıyo..bedenim acısına dayanamıyo artık..atmak istiyo yıllarca kendisine can weren bu ruhumu..fırtınada sallanan ağacın dalları gibi ruhum..kopmuyo bitürlü bedenimden ama şiddetle sarsıyo..içimde çığlıklar kopuyo..GİT diyor dilim zamanı değil..SUS diyor kalbim faydasız gelir..canım çekiliyor içimden herkesten habersiz..kimse görmüyo duymuyo ne söylesem artık yersiz..feryat figan neye yarar şimdiden sonra..ruhum ebedi bedenim artık topraksa...
YanıtlaSil